Şimdi size sorsam;
“Kendinizi en güçlü bulduğunuz yetkinliğiniz hangisidir?”
Pek çok kişiden ‘iletişim konusunda başarılıyım’ yanıtını duyacağım.
Veya İK’ya hevesli bir gence “Neden İK mesleğine girmek istiyorsun? diye sorarsanız, %90 “insanlarla iletişimim çok iyi” diyecektir.
Herkesin iletişimde bu kadar başarılı olduğu bir dünyanın barış, huzur, refah içinde olması gerekirdi diye düşünüyorum. Ama değil. Neden acaba?
Gelin şu iletişim yetkinliğini bir açalım:
İletişim nedir?
1. Elbette konuşmaktır. (Çoğunluğun iletişimden tek anladığıdır konuşmak)
Kritik soru: Ne konuştuğunuzun kalitesi hakkında ne diyorsunuz? Dedikodu yapmak da konuşmak ne de olsa … nicelik mi, nitelik mi?
2. Mutlaka ki dinlemektir.
Kritik soru: Ben ‘iyi bir dinleyiciyim’ der misiniz? Dürüst olun.
3. Kesinlikle okumaktır.
Kritik soru: Sizce birinci maddede bahsettiğim konuşma kalitenizin kitap okumak ile bir bağlantısı olabilir mi? En son okuduğunuz üç kitap hangileri?
4. ‘Zor’ oluyor ama yazmaktır.
Kritik soru: En son ne zaman, mesaj veya rapor yazmak haricinde, kendinizi ifade etmek için iki paragraf bilgi, fikir veya herhangi bir yazı yazdığınız?
5. Önemli bir zeka, merak, bilgi göstergesi; soru sormaktır.
Kritik soru: Sizce soru sormak ile dinlemek yetkinliği arasında güçlü bir bağlantı olabilir mi?
6. Jest, mimikler ile iletişim; beden dilidir.
Kritik soru: Öğrenilmiş beden dili kişide üstüne üç beden büyük elbise gibi durmuyor mu?
.
Şimdi lütfen tekrar düşünün, kaliteli iletişimde gerçekten başarılı mısınız?