12 Kasım 2011 tarihli Avrupa Birliği Grundtvig Yaşam Boyu Eğitim Programı yazımda başvurmuş olduğum on workshop/çalıştaydan bahsetmiştim. Geçen iki aylık süre zarfında İngiltere’deki iki eğitimden ön onay mesajını almıştım. Kesin yanıtlar ise 2012’de verilecekti.
Mutlu haberi bu öğleden sonra aldım. Haziran 2012’de İngiltere, Londra’da düzenlenecek olan ‘Window on Our World: Exploring the Global Dimension/ Dünyamızın Penceresi: Küresel Boyutu Keşfetmek‘ çalıştayına kabul edildim. Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen insanlarla dünyamız hakkında altı gün boyunca çalıştayda paylaşıma girecek olmak hem büyük mutluluk, hem de büyük heyecan 😀
Bundan sonra Ankara Avrupa Birliği Ajansı ve İstanbul İngiliz Başkonsolosluğu arasında elimde evraklar mekik dokuyacağım gibi görünüyor. Çalıştaydan sorumlu olan İngiliz kamu kuruluşu katılım için gerekli evrakları en kısa sürede göndereceğini yazmış.
Çalıştaya katılmamın en güzel yanlarından biri de orada geçen her günü, paylaşımları Kaynağım İnsan üzerinden sizlere ulaştırabilecek olmam. Sayılı gün çabuk geçermiş derler, gel Haziran gel 🙂
Üniversite seminerlerime katılan öğrenciler bilir, hepsine Avrupa Birliği’nin Erasmus Eğitim Programına dahil olmalarını tavsiye ediyorum. Farklı kültürlerle buluşmak, dillerini geliştirmek, özgüvenlerini pekiştirmek ve elbette eğitimlerini desteklemek için hibe edilmiş böylesi bir tecrübenin kaçırılmaması gerektiğinin altını ısrarla çiziyorum. Hatta daha da ileri giderek “Bana uygun birşey olsa bir dakika durmam” bile diyorum.
Aslında Grundtvig kapsamına girmeniz için 18 yaşını doldurmuş olmanız yetiyor anladığım kadarıyla. Eğer program kataloğunu indirip incelerseniz yüzlerce eğitim duyurusu kaydı göreceksiniz. Türkiye’nin de dahil olduğu ülkeler listesinde Almanya en çok eğitim programı açan ülke konumunda.
Eğitimlerin konu başlıkları birbirinden ilginç. Eğitimler ayrımcılıktan tutun, sağlıklı beslenmeye, el sanatlarından, dijital medyaya, ormanlardan özel ihtiyaçları olan insanlara kadar çok geniş bir ilgi yelpazesine hitap ediyor.
Dün oturdum teker teker katalogdaki eğitim dili İngilizce olan bütün duyuruları inceledim. 2011 yılı içindeki pek çok enteresan eğitimi maalesef kaçırmış bulunuyorum. 2012 içindekilerden ise toplam on tanesine “Eğitimizle ilgileniyorum” ilk mesajımı gönderdim. Üçünden bir saat içinde geri dönüş oldu. Başvuru formlarını ‘neden eğitimlere katılmak istediğimi’ özenle anlatarak doldurdum ve bir kopyasını e-posta aracılığı ile ilgililerine gönderdim. İmzalı bir kopyasını da verilen adreslere Pazartesi günü PTT aracılığla göndereceğim. Aynı işlemi diğerlerine de yapacağım.
Bunca heyecan için beni düşündüren eğer birden çok eğitim programı beni kabul ederse ne yapacağım, hangisine gideceğim. Çünkü bir kişi üç yıl içinde sadece bir eğitim programına katılabiliyor ve eğitim programlarına katılmaya hak kazandığım eş zamanlı duyurulmuyor. Yani gelecek hafta biri “tamam, gel” derse diğer dokuzunu bırakacak mıyım? Acaba AB sistemi içinde bir kişiye birden fazla onay vermeme gibi bir kontrol mekanizması var mıdır?
Sonuç olarak ben on tane taş attım suya, bakalım hangisinin dalgası beni alıp götürecek? Bakalım Almanya mı olacak, İngiltere mi, İtalya mı, Portakiz mi? Bekleyip göreceğiz. Sizi de haberdar edeceğim. 🙂