12 Haziran 2011 Genel Seçimlerinin üstünden kısa süre geçti. Seçim propaganda döneminde siyasilerin birbirlerine yaptıkları kabalıklar beni üzdü, hayal kırıklığına uğrattı. Kendime “Ben bu siyasileri hak edecek ne yapmış olabilirim?” diye sordum, durdum, cevabını bulamadım.
Eş zamanlı televizyonda bir yarışma programını parça parça takip ettim; Survivor. Yarışmacılardan bir tanesinin (ismini vermeme gerek yok) diğer yarışmacılara karşı olan saygısız, çirkin, saldırgan, söven tutumu beni şok etti. Bu seferde “Nasıl bir insan böyle konuşabilir, bu uslup bozukluğuna rağmen halk tarafından nasıl desteklenir?” şeklinde söylene söylene zapladım televizyon kanalını.
Ben her iki örnekte de kabalıktan, saygısızlıktan hoşlanmadım, hatta nefret ettim.
Ama Amsterdam Üniversitesi’nin yaptığı araştırmalar insanların kabalık karşısında hiç de benimle aynı duyguları paylaşmadığını söylüyor. Bilim insanlarının yaptığı dört ayrı test sonucunda çıkan verilere göre insanlar etrafına kaba davranan kişileri, kibar tutum sergileyenlere kıyasla ‘daha güçlü’ algılıyormuş. Social Psychological and Personality Science-2011-Van Kleef-1948550611398416
İnsanlar acaba neden kabalığı, kontrolsüzlüğü, saygısızlığı, sinirli tutumları “güç” olarak algılar? Oysa ki, bir insanın kendisini kontrol edebilmesi, kendisine davranılmasını istediği gibi etrafına yaklaşması, kibarlığı değil midir gerçek gücün göstergesi?
Genlerimizdeki ilkelliğin esaretinden acaba ne zaman kurtulacağız?