İki tip yönetici düşünün;
Biri her zaman sevecen, güleryüzlü, hemen hemen her isteğe “evet” diyen, hiçbir talebi reddetmeyen, bütün kadronun çok sevdiği, pamuk şeker. Diğeri ise nadiren gülen, hemen hemen her isteğe “hayır” deyip, talebi reddeden, insanların gördüklerinde yol değiştirdiği, hatta korktuğu, nemrut yanardağı.
Her iki tip yönetici ile çalıştım.
Hangisi tercih edilir, faydalı?
Hiçbirisi.
Neden?
İş hayatında hiçbir zaman her isteğe “evet” veya “hayır” denmez. Hiçbir insan sürekli güleryüzlü veya sürekli somurtkan olamaz. İkisi de sahtedir, içten değildir. Her iki aşırı uç da iş süreçlerinin verimliliğini düşürür, gelişimini engeller. Sürekli “evet” diyen bir yönetici, olumlamasının ardından vaadini gerçekleştiremediğinde lider olarak güvenilirliğini kaybeder. Sürekli hayır diyen yönetici ekibin motivasyonunu ve üretkenliğini kısa sürede sıfırlar.
Elbette her yöneticinin davranışsal yetkinlikleri birbirinden çok farklı. Genel karakter olarak olumlu yaradılışta olanlar yanında olumsuzlar da var. Ama yönetici konumuna oturan kişinin zaten asıl becerisi kendi yetkinliklerini iş süreçlerinin verimliliği doğrultusunda kontrol ve disipline edebilmesinde yatar. Ne demişler:
Kontrolsüz güç ‘güç’ değildir.
😀