2012’nin ilk yazısı olarak İnsan Kaynakları bölümleri için çok önemli bir kaynakçaya ayrımak istedim: Brian E. Becker, Mark A. Huselid ve Dave Ulrich tarafından yazılan The HR Scorecard
Benim İK kariyerimin şekillenmesinde balanced scorecard – performans karnesi metodolojisi ve uygulamaları büyük öneme sahip. Performans karnesi başlangıçta bir yönetim muhasebesi aracı olarak tasarlanmış olsa da şu anda çok daha bütüncül çözümler sunuyor şirketlere. Bir araç olmanın ötesinde bir yönetim felsefesi haline geldiğini söyleyebilirim. Bir işletmede finansal ölçütler kadar finansal olmayan süreçlerinde takip edilmesi, ölçülmesi gerektiğini söyleyen performans karnesini kurabilen şirketlerin insana, bilgi yönetimine, kurum kültürü, iş süreçleri ve müşterilerine yaklaşımları çok kısa sürece olumlu yönde gelişiyor. Bugüne kadar üstlendiğim performans karnesi kurma çalışmalarında yöneticilerin ve çalışanların sıklıkla o güne kadar detaylı konuşmadıkları insana, bilgiye, işe, müşteriye dair pek çok alt sürecin masaya kapsamlı şekilde gelmesinden, tartışılmasından büyük memnuniyet duyduklarını gördüm.
The HR Scorecard – Linking People, Strategy And Performance da İK fonksiyonlarının şekillenmesi, takip edilmesi, ölçümlenmesi sürecinde finansal olan ve olmayan performans ölçütlerinin nasıl kullanılabileceğini İK’cılara çok detaylı anlatıyor. İnsan Kaynakları bölümlerinin işletmelerdeki stratejik etkisinin netleştirilerek ölçümlenmesi, İK Karnesinin yaratılması, fayda-maliyet analizlerinin yapılması, iyi ölçümleme yapmanın prensipleri, İK fonksiyonları arasındaki işbirliğinin ölçümlenmesi, karne sürecindeki İK çalışanlarının yetkinlikleri ile İK karnesinin uygulanmasındaki kılavuz bilgilere bu kitaptan ulaşabilirsiniz. Performans karnesi medotolojisi ile İK fonksiyonlarının bu derece detaylı mercek altına alınmış olması gerçekten özellikle İK’yı bilenler için çok aydınlatıcı.
Kitap hakkında kötü haberim Türkiye’de bulunmaması. Ben geçen Eylül Amazon üzerinden getirttim. Bir İK’cının kütüphanesinde mutlaka bulunması gerektiğine inandığım bu kaynağa bir şekilde ulaşmanızı şiddetle tavsiye ederim.
İpek hanım 2012 yılına yine harika bilgi demetleriyle başlamışsınız kutlarım sizi.
Umarım en kısa zamanda kitap Türkçeye çevrilirde bizde nasipleniriz.Yada ingilizcemizi hızlandırıp orjinal sürmünü elde edebiliriz..:)
Bilgi nerdeyse oraya uçmak lazım….:)
Sevgili Gökhan,
Haklısın, bilgi neredeyse oraya kanatlanmak gerek. Bugün, yarın hiç okuma programımda olmayan ama bitirmek üzere olduuğum bir kaitabı tanıtacağım.